Göçmek zorunda kalmış aileler, çoğunlukla büyük travmaların, büyük özlemlerin, büyük
vedaların içinde geçmiş bir hayatın sahibi olurlar. Onlar yalnızca evlerini, komşularını,
şehirlerini, mahallerini değil tüm geçmişlerini de bırakıp gitmek zorunda kalanlardır. Bir daha
göremeyeceğini bilerek son kez kitlenmiş evlerin kapıları, o evlerin içinde kalan anılarla
kalakalır geçip giden zamanın içinde…
Veda, göçün yorduğu insanları, bu insanların kendilerine yeniden kurmak zorunda kaldıkları
hayatları, o hayatın içindeki tatları, anıları, yaşanmışlıkları, küçük bir kızın hatıralarında kalan
parçalarla anlatmaya çalışan bir sergi.
Sergiyi oluşturan serilerin her biri kırık dökük seramik parçalar ve belli belirsiz anıların
içinden bir bütüne dönüşmekte ve izleyeni; ayrılmaya, kopmaya, vaz geçmeye, geride
bırakmaya bir başka ifadeyle “veda” etmeye zorlamaktadır. Elif Aydoğdu Ağatekin bu
duyguyu eski bir fotoğrafla gidip geliverilen zamanda, yıllarca yemek yenilmiş anneanne
tabaklarında, çocukluk resimlerinde, hepsi bu dünyadan göçmüş büyüklerin portrelerinde ve
bir daha açılmamak üzere kapatmak zorunda kaldığımız kapılarda aramaktadır.
Elif Aydoğdu Ağatekin “Veda” adlı seramik sergisi 17 Ağustos -10 Eylül tarihleri arasında
Galeri Selvin 2 İstanbul’da izlenebilir.