Atık seramikleri kullanarak biçimlendirdiği kavramsal ve politik içerikli eserleriyle tanınan Elif Aydoğdu
Ağatekin’ in ilk kişisel sergisi “boşu boşuna” Nurol Sanat Galerisi Ankara’da 16 Ekim tarihinde açılıyor.
Elif Aydoğdu Ağatekin son dönem işlerini sunduğu sergiyle; ziyan olmuş duyguları, ömürleri, doğayı,
çocukluğu, savaş uğruna yitip gidenleri, rehin olmuş hayatlarımızı; yine ziyan olmuş ve atık olarak
anılan seramik parçalar kullanarak biçimlendirdiği serilerini izleyiciyle paylaşıyor.
Sergiyi oluşturan 11 seri, sonunda “boşu boşuna” duygusu uyandıran tüm yaşanmışlıklarımızdan izler
taşıyor bedeninde. İzleyiciyi sergide karşılayan ilk seri; “Göç-müş Aşklar”, eğer sonuna kadar
yaşasaydınız neler olacağını hep merak edeceğiniz, içinden geçilememiş kapıların silik izlerini taşıyor
üzerinde. “Tencere Tava Hepsi Hava” uğruna evlatlar verilmiş ama şimdilerde pek de kimsenin umuru
olmayan isyanların ruhunu arıyor içimizde ve itibarsızlaştırılan, horlanan isyan ruhunun hepsi hava
olmuş anlarını vuruyor yüzümüze… “Üç çocuk mu?” pohpohlanan üreme kültürüne bir gönderme…
“Rehin Hayatlar” bedelini ödemeye ömrünüzün yetmediği yalnızlığı anlatıyor. “Ateş” serisi; savaşın
bizden aldıklarını, “Soy-yıkım” ise aynı savaşların ardında kalan yıkıntıları gözler önüne seriyor.
“Müebbet” nerede, ne kadar, ne için yattıklarını hatırlamadıklarımızı, “bir köprü daha mı?” bir daha
hiç göremeyeceğimizi bildiğimiz ormanların gri kalabalığını, bu kalabalığın yaşadığı çarpık dünyayı
anlatan “çarpık elektrikleşme-parklaşma” serisiyle bütünlüyor… “Dışarı bir baksana” ile bitmek
bilmeyen çalışma hayatının dar pencerelerini çizen Elif Aydoğdu Ağatekin “boşu boşuna” adlı sergisini
“kaçış” la şöyle bitiriyor; eğer tüm bu parçalar ziyan olmuş ömürlerin rehinliğinden kaçabilmenin bir
izine dönüşebilirlerse bir gün, “boşu boşuna” yaşanmamış olacak bu kadar zulüm...
Elif Aydoğdu Ağatekin’ in “boşu boşuna” adlı sergisi 16 Ekim 2014-8 Kasım 2014 tarihleri arasında
Gelincik Sokak 2/2’de bulunan Ankara Nurol Sanat Galerisinde izlenebilir.