KARNAVALESK BİR İMGELEMİN TAŞIYICISI OLARAK BEKTAŞİ MİZAHI


GÜLÜM E.

Milli Folklor Dergisi, cilt.14, sa.112, ss.130-141, 2016 (Scopus) identifier identifier

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 14 Sayı: 112
  • Basım Tarihi: 2016
  • Dergi Adı: Milli Folklor Dergisi
  • Derginin Tarandığı İndeksler: Scopus
  • Sayfa Sayıları: ss.130-141
  • Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Adresli: Hayır

Özet

Fıkraları aracılığıyla kutsalı dünyevileştiren, otoriteyi bayağılaştıran, tabu sayılan tutum ve davranışları olağanlaştıran Bektaşi tipi, tüm bunları coşkun, neşeli ve çoğu zaman "zındık"lığa varabilen karnavaleks bir ruh hâliyle gerçekleştirir. Barındırdığı karnavaleks unsurlarla olağandışını olağanlaştırarak terse dönmüş dünyanın bir yorumunu sunan Bektaşi, yaratılan bu karşı-düzenin daha da belirginleştirilmesi adına groteskin aykırılık, karşıtlık, saçmalık, kabalık içeren sivriltilmiş imgelerinden ve dilinden de yararlanmayı ihmal etmez. Bu perspektiften ele alındığında halk kültürünün birçok unsuru gibi Bektaşi tiplemesi ve bu tipleme etrafında oluşturulan fıkraların da temelde grotesk ve karnavalesk bir imgelemin taşıyıcısı olduğu söylenebilir. Bektaşi'yi her türden sahneye yerleştiren halk, onun sayesinde hem din ve inançla ilgili meseleleri daha anlaşılır, daha algılanabilir seviyelere çekmiş hem de ortodoksi düalist yaklaşımların yarattığı aşkın olanla ile insan doğası arasındaki uçurumu kapatmaya çalışmıştır. Fıkralardaki bu tavır, insanı davranışlarında özgür kılarak onun tanrısal özünü farklı yollardan keşfetmesine yardımcı olur. Bu çerçevede Bektaşi fıkraları, sanat kuramının önemli bir bölümünü kapsayan ve kutsiyet atfedilen olgu, olay, varlık ve kurumların maskesinin alaycı bir retoriğe sahip yarı ciddi-yarı komik türler vasıtasıyla düşürülüp sıradanlaştırılması temel ilkesine dayanan "karnavallaşmış edebiyat"ın bir örneği olarak ele alınabilir. İşte bu temel savlardan hareketle çalışmamızda, öncelikle Bektaşi'yi karnavalesk ve grotesk imgelemin taşıyıcısı bir tip olarak algılamamıza sebep olan sosyal, kültürel ve politik arka plan üzerinde durularak tarihsel ve toplumbilimsel eleştiri çizgisinde bir takım tespitler yapılacak daha sonra Bektaşi mizahının karnavalesk doğasını ortaya koyacak çeşitli çözümlemelere yer verilecektir.
Bektashi who pulls down the supreme, vulgarizes the authority, normalizes the taboos through jokes in a ebullient, cheerful and carnivalesque way. While Bektashi offers us a rewiew of "world turned upside down" by means of the jokes, he especially takes advantage of a grotesque language and carnivalesque images which include contradiction, contrast, nonsense, vulgarity. Taken from this perspective, Bektashi character and its jokes can be consider the bearer of carnivalesque and grotesque imagination. So, the secret of the Bektashi humor which queries taboo issues by way of a grotesque language and images in a carnivalesque way is to has a collective smile which can embrace everyone. Those who situate Bektashi on all kinds of stage make complex religious and faith-related issues clear, detectable and understandable. İn this way they can also close the gab between transcendental being and human nature under favour of this imagined character and his jokes. In this framework the Bektashi jokes can be considered as an example of carnivalizationed literature which includes important part of art theory that based on the principle of unmasking sanctity attributed event, beings, institutions through seriocomic genres. Here's, in this article firstly will be focused on social, cultural and political backgrounds which led us to perceive Bektashi as the bearer of carnavalesque imagination in the historical and sociological critique line and then will be try to analyze the carnivalesque nature of the Bektashi humor.