The Creation of People According to The Quran


ATEŞ A. E.

Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, vol.15, no.30, pp.353-369, 2016 (Peer-Reviewed Journal) identifier

Abstract

How was man created? This question is one of the most emphasized issues in human history. In this context, besides philosophical thoughts and theories, it is seen that celestial and local religions also give information to their followers about the creation of humanity. In the same way, the Qur'an provides clear information about the creation and proliferation of the first human being. Different views related to the creation of the first human being revive and said to be based on the Qur'an have been put forward: The first man is not Adam (a.s), he is his father, that the multiplication of people can not be a mother and a father, Adam's term expresses a kind, and so on. All of them, based on the Qur'an allegedly. From these views, one can not be forced to accept anyone who claims that a person is created collectively and does not accept it, will be handled and examined only on the basis of the Qur'an. In addition to this, the methods and logic mistakes that are made, the proposals that require cycles and continuity, are tried to be presented with a concrete example of how the subjective interpretations given to the Qur'an bring about a corruption in exegesis.
İnsan, nasıl yaratıldı? Bu soru, insanlık tarihi boyunca üzerinde en çok durulan konulardan biri olmuştur. Bu konuda felsefî düşünce ve kuramlar yanında semavî ve yerel dinlerin de insanlığın yaratılışı ve çoğalmasıyla ilgili müntesiplerine bilgiler verdiği görülmektedir. Kur'an-ı Kerîm de bu anlamda, ilk insanın Allah tarafından yaratıldığı ve bu"can" dan da insanların çoğaltıldığı anlatılmaktadır. Yakın dönemlerde, ilk insanın Adem olduğu ve diğer insanların da Adem'den yaratıldığı düşüncesine karşın; ilk insanın Âdem (a.s) olmadığı, onun da babasının olduğu, insanların çoğalmasının bir anne ve babadan olamayacağı, Âdem kelimesinin bir türü ifade ettiği vb. iddialar Kur'an'dan temellendirilmek istenerek savunulmuştur. Bu görüşlerden, insanların toplu olarak yaratıldığı iddiası, münâzaranın; iltizâm edilmeyenle ilzâm edilemez kuralınca sadece Kur'an temelli ele alınıp incelenmektedir. Bu değerlendirmeler esnasında da yapılan usül ve mantık hataları, devir ve teselsülü gerektiren önermeler belirtilmektedir. Tefsir çalışmalarında Kur'an merkezli olduğu iddia edilen bu yorumun ilmi temellere dayanmadığı tesbit edilmiştir.