Türk Kültürü İncelemeleri Dergisi, vol.1, no.45, pp.1-34, 2021 (Peer-Reviewed Journal)
Tuna Nehri, Almanya’nın güneyindeki Karaorman (Schwarzwald) bölgesinde Brigach ve Breg Nehirlerinin birleşmesiyle meydana gelir ve Kili, Hızırilyas, Sünne ağızlarından Karadeniz’e dökülür. Avrupa’nın Volga Nehri’nden sonra en uzun ikinci akarsuyudur. Nehrin doğduğu Karaorman’dan döküldüğü Karadeniz’e dek takip ettiği güzergâh yukarı, orta ve aşağı olmak üzere üç havzaya ayrılır. Yukarı Tuna Havzası, Karaorman’dan Slovakya’nın başkenti Bratislava’daki Devin Geçidi’ne kadar uzanır. Orta Tuna Havzası, Devin Geçidi’nden Sırbistan ile Romanya sınırını oluşturan Demirkapı bölgesi arasındaki alanı içerisine alır. Aşağı Tuna Havzası da Demirkapı bölgesi ile döküldüğü Karadeniz arasındaki kısmı kapsar. Tuna Nehri, stratejik önemi dolayısıyla tarih boyunca birçok devlet tarafından kontrol edilmek istendi. Osmanlı Devleti’nin nehir ile ilk teması ise XIV. yüzyılın sonlarında gerçekleşti. XVI. yüzyılın ortalarına gelindiğinde Orta Tuna Havzası’nın büyük bir bölümü ile Aşağı Tuna Havzası’nın tamamında hâkimiyetini tesis eden Osmanlı Devleti, bölgedeki varlığını üç yüz seneden fazla bir müddet sürdürdü. Bu çalışmada, Tuna Nehri ve kıyılarında bulunan yerleşim yerleri hakkındaki bir Risale’nin evvela müellifi, muhtevası ve üslûbuna dair bazı değerlendirmeler yapıldı ve ardından da orijinal metni Latin harflerine aktarıldı. XVIII. yüzyılın sonlarında kaleme alınan bu Risale, Tuna Nehri’nin Belgrad yakınlarındaki Zemun Kalesi önünden, döküldüğü Karadeniz’e değin orta ve aşağı havzasında izlediği güzergâh boyunca derinliği, debisi, üzerindeki adaları gibi fizikî özellikleri ve kıyılarındaki yerleşim yerlerinin durumları ile ilgili malûmât vermektedir.