Ankara Universitesi Ilahiyat Fakultesi Dergisi, cilt.66, sa.1, ss.507-521, 2025 (Scopus)
Köle kimliğiyle öne çıkan Ninovalı ʿAddās, siyere dair kaleme alınan ilk kaynaklarda, Hz. Peygamber’in Ṭāʾif’ten çıkmak zorunda kaldığı süreçte dikkatlerimizi çeken bir isimdir. Hakkında çoğunlukla Ṭāʾif olayı merkezli bilgilere sahip olsak da onun Ehl-i Kitap bir geçmişinin bulunması, hakkında çeşitli iddiaların da ileri sürülmesine neden olmuştur. Bunun yanında ʿAddās’ın, Ehl-i Kitap geleneğini bilen bir kimse olarak Hz. Peygamber’e inen ilk vahye dair Hz. Hatice (ö. 620) tarafından görüşüne ilk sırada başvurulanlar arasında yer alması ve sonrasında Hz. Peygamber’e iman etmesi, kayda değer bir hadisedir. Bu durum, onun İslam tarihi açısından da müstakil bir araştırmaya konu olabilecek bir öneme sahip olduğunu göstermektedir. Özellikle ilk vahye dair yaptığı izahlar, onun Varaḳa b. Nevfel (ö. 610[?]) gibi bilgili bir kimse olduğunu göstermektedir. Bu araştırma notunun amacı, şu soruda kendini tanımlayabilir: Ḥicāz bölgesinden olmayan, Hz. Peygamber’in etrafında da yer almayan ancak ona iman ettiğini bildiğimiz köle kökenli bir kimsenin tarihî portresini oluşturmak mümkün müdür? Bu soru, İslam tarihi kaynaklarında ʿAddās’ın tarihî şahsiyeti çerçevesinde konu odaklı bir tartışma yürütülerek cevaplanmıştır. Netice itibariyle çalışma, ʿAddās’ın kökenini, ilk vahiydeki konumunu, Mekke toplumundaki tanınırlığını, müşrikler özelindeki yerini, Ṭāʾif’te Hz. Peygamber’e iman edişini ve en son ölümüne dair rivayetleri bir bütün olarak tartışıp muhtemel tarihî vaziyeti ortaya çıkarmak gayretindedir.
Köle kimliğiyle öne çıkan Ninovalı ʿAddās, siyere dair kaleme alınan ilk kaynaklarda, Hz. Peygamber’in Ṭāʾif’ten çıkmak zorunda kaldığı süreçte dikkatlerimizi çeken bir isimdir. Hakkında çoğunlukla Ṭāʾif olayı merkezli bilgilere sahip olsak da onun Ehl-i Kitap bir geçmişinin bulunması, hakkında çeşitli iddiaların da ileri sürülmesine neden olmuştur. Bunun yanında ʿAddās’ın, Ehl-i Kitap geleneğini bilen bir kimse olarak Hz. Peygamber’e inen ilk vahye dair Hz. Hatice (ö. 620) tarafından görüşüne ilk sırada başvurulanlar arasında yer alması ve sonrasında Hz. Peygamber’e iman etmesi, kayda değer bir hadisedir. Bu durum, onun İslam tarihi açısından da müstakil bir araştırmaya konu olabilecek bir öneme sahip olduğunu göstermektedir. Özellikle ilk vahye dair yaptığı izahlar, onun Varaḳa b. Nevfel (ö. 610[?]) gibi bilgili bir kimse olduğunu göstermektedir. Bu araştırma notunun amacı, şu soruda kendini tanımlayabilir: Ḥicāz bölgesinden olmayan, Hz. Peygamber’in etrafında da yer almayan ancak ona iman ettiğini bildiğimiz köle kökenli bir kimsenin tarihî portresini oluşturmak mümkün müdür? Bu soru, İslam tarihi kaynaklarında ʿAddās’ın tarihî şahsiyeti çerçevesinde konu odaklı bir tartışma yürütülerek cevaplanmıştır. Netice itibariyle çalışma, ʿAddās’ın kökenini, ilk vahiydeki konumunu, Mekke toplumundaki tanınırlığını, müşrikler özelindeki yerini, Ṭāʾif’te Hz. Peygamber’e iman edişini ve en son ölümüne dair rivayetleri bir bütün olarak tartışıp muhtemel tarihî vaziyeti ortaya çıkarmak gayretindedir.